İnsanlık Mezbahaları Kapansın!

Vicdani ret platformu, 8 kasım 2006,

 

Vicdani retçi Mehmet Tarhan, Temeltepe/Sivas askeri cezaevinde geçirdiği 11 ay boyunca linç girişimine, hakarete, tehdit, şantaj ve gaspa maruz kaldı. Mehmet Tarhan’a yapılanlar insanlık dışıdır.

 

Türkiye de ordu ve askerlik tartışmaların ve eleştirilerin dışında. En muammalı kurum ordu oluyor. Orduda neyin olup bittiği bilinmiyor. Askeri cezaevleri bu bilinmezliğinde ötesinde kalın bir gizlilik perdesi ile örtülmüş bulunuyorlar. Bizce incelenip araştırıldığında askeri cezaevlerinin tecridin ve işkencenin yaşandığı cezaevlerinin başında geldiği görülecektir. Birer haysiyet ve yaşam mezbahaları olan askeri cezaevlerinde işkence sistematik bir uygulama haline geldi. Mehmet Tarhan’ın yaşadıkları bunun en bariz göstergesidir.

 

Cezaevi yetkilileri hakkında “memuriyet görevini ihmal etmek” iddiasıyla başlatılan soruşturmanın bir an önce adil bir tarzda sonuçlanması elzemdir. Bu, askeri cezaevlerinin şeffaflaşması ve adilane bir yönetime kavuşması açısından da büyük önem taşımaktadır. Ancak, Tarhan’ın avukatı Suna Coşkun’ un Temeltepe/Sivas askeri cezaevindeki sorumlular hakkında 23.05.2005 tarihinde yaptığı suç duyurusu ardından başlatılan hazırlık soruşturmasının 5 ay sürmesi bu davanın da alışılagelmiş işkence davaları gibi sürüncemede bırakılmak istendiği kaygısına yol açıyor.

 

Sorumluların cezalandırılması büyük bir öneme sahiptir.

 

Bu davanın, haysiyet ve yaşam mezbahaları olan Askeri Cezaevlerinin kapanmasına ve işkencelerin son bulmasına vesile olmasını diliyoruz.

 

Kamuoyunun dikkatlerini 08 kasım 2006 tarihinde sivas askeri mahkemesinde görülecek olan bu davaya çekiyoruz.

 

Vicdani Ret platformumuz davanın takipçisi olmaya devam edecektir.

 

 Vicdani ret platformu