Mehmet Tarhan'in mahkemede okuduğu açiklama2
04 August 2005


7 Ekim 2001 tarihinde vicdani reddimi açiklayarak askerlik  yapmayacağimi, hiçbir orduda ve benzeri hiyerarşik örgütlenmelerde yer almayacağimi ve militarist kültürün toplumsal yaşama yayilmasina hizmet etmeyeceğimi ilan ettim.

O tarihten bu yana, özellikle 11 Eylül sonrasi dünyanin sürüklendiği  savaş cinneti gözönünde bulundurulduğunda, doğru bir karar verdiğimden her  geçen gün biraz daha emin oluyorum.Çünkü, üzerinde yaşadiğimiz topraklar da dahil olmak üzere dünyanin dört bir yaninda meydana gelen terör saldirilari ve tüm vahşetiyle süren savaşlar, şiddeti tamamen dişlayan bir yaşam biçiminin tek insani çözüm olduğunu gösteriyor.

Ordular ise meşrulaştirilmiş şiddet kullanma araçlari olduklarindan, şiddetsiz bir dünyanin karşisindaki en önemli engellerdendir.Çünkü  ordular varliklarini, güçlerini ve devamliliğini savaşlara ve savaş ihtimallerine borçludurlar.Doğal olarak ta ordular savaş üreten kurumlardir.

Ordular için bariş hali sözkonusu edilemez. Silahli çatişma olmamasi  hali, olsa olsa dayattiklari tahakküm kültürünü toplumda yayginlaştirma; yani savaşa hazirlik ve ayni zamanda da barişin hayat bulmasina karşi  savaşarak geçirilen süredir.

Egemenlerin şiddet aygiti olan ordular, askerlik hizmeti yoluyla itaat kültürünü yayginlaştirirlar.Emir almaya ve sorgusuz sualsiz itaat etmeye aliştirilmiş birey, bağimsizliğini kaybetmiş, hatta bağimsizlik fikrine düşman haline getirilmiştir.Bir insani bir makinadan ya da iyi eğitilmiş bir köpekten ayiran en önemli şey, edimlerinin bireysel iradesinden beslenmesidir.Yani sorgusuz sualsiz itaat etmek, en hafif ifadeyle,  insani olmaktan uzaktir.Koşulsuz itaat beklemek de kişiden insan olmaktan vazgeçmesini istemekle eşdeğerdir.

İnsani bir yaşam sürmeyi önemsediğim ve tüm insanlarin insani bir yaşam sürmesini de bunun vazgeçilmez koşulu olarak gördüğümden, asla emir almayacağimi ve asla emir vermeyeceğimi bir kez daha ilan ediyorum.Ayrimciliğin ve şiddetin insanlik suçu olduğuna inaniyorum ve bu suçu işlemekten kaçinabilmek adina, hiyerarşiye dayali ve benzer hiyerarşik yapilanmalari topluma dayatan bir şiddet aygiti olan ordunun bir parçasi olmamaya, itaat etmemeye, ölme-öldürme eğitimi alarak bir cinayet aletine dönüşmemeye kararliyim.

Bir kişlanin içinde yer alan bu binada, rütbeler taşiyan kişilerin  kaderim üzerine, sadece kendilerini bağlayici yasalar uyarinca söz söyleme  hakkini kendilerinde görmelerini de trajikomik buluyor ve protesto ediyorum.Özgürlüğümün kisitlanişina derhal son verilmesini istiyorum.

 04-08-2005 Mehmet Tarhan Sivas

 

home